ARAQEL

Karen Arakel (ARAQEL) 1960 yýlýnda Gürcistan'ýn Tiflis þehrinde doðdu ve 1,5 yaþýndayken (o zamandan beri ikamet ettiði yer) Erivan'a taþýndý. Sanatçý, dört yaþýndan beri resim yapmaktadýr. Karen Arakel liseyi bitirdikten sonra Erivan Güzel Sanatlar ve Tiyatro Enstitüsü'nde yer alan Seramik Fakültesi'ne kabul edildi, ancak öðretim anlayýþýndan memnun kalmadý, üçüncü yýlýnda enstitüden ayrýldý ve kendi baþýna sanat eðitimine devam etti. Kendinden önce gelen sanatçýlarýn resimlerini inceleyerek, olaðanüstü tekniðini kendi baþýna öðrendi. Resim stili kariyeri boyunca defalarca deðiþti. Þu anda türü Rönesans tarzýna en yakýn olanýdýr.

Sanat tarihinin farklý dönemlerine ve çeþitli uygarlýklara ait estetik algýlarýna atýfta bulunmadan Karen Arakel eserlerinden bahsetmek mümkün olmaz. Keza, sanatçýnýn eserleri, biçimini ve benzersiz önemini derinlemesine bir sanat çalýþmasý ve analizi sayesinde kazanmýþtýr. Sanatçý, geçmiþ döneme ait sanatlarýn resimsel ve boyutsal özelliklerinin sadece biçimsel temsillerini kavramaya çalýþmakla kalmýyor, ayný zamanda nedenlerine ve önkoþullarýna da nüfuz ediyor. Eseri yaratanýn kim olduðunu anlamaya, ruhunu, algýsýný, zihniyetinin özelliklerini hissetmeye çalýþýyor. Ego ve kiþisel vizyon arayýþý içinde olan her sanatçý, kiþisel araþtýrmalara baþlar ve ilham kaynaðý bulur. Karen Arakel'in seçtiði yol ise alýþýlmýþýn dýþýnda, çünkü tanýnmak, kendi tarzýný bulmak ve baþarýlý bir tekniðe sahip olmak için hiç acelesi yok. Ýlhama oldukça açýk olan sanatçý; ruh, sanatsal yaklaþým, vizyon ve estetik deðerler açýsýndan kendisine yakýn olan sanatlarý, dönemleri ve sanatçýlarý eþ zamanlý ve bilinçli olarak belirlemiþ ve tanýmlamýþ. Farklý çaðlardan kültürlerle karþýlaþmalar ve bu kültürlerin gündeme getirdiði konularýn incelenmesi, kendi yaratýcýlýðýnýn ipuçlarýný edinmesinde önemli bir araç haline geliyor. Bu amaçla sanatçý yýllar içinde Arkaik, Helenistik, Klasik ve Rönesans sanatlarýnýn yaný sýra Dadaizm, Sembolizm, Soyut Dýþavurumculuk, Sürrealizm, Post-sürrealist Modernizm gibi birçok farklý akým ve üsluplarý mercek altýna alarak derinlemesine analiz etmiþ ve en nihayetinde kendi yorumuyla eserler üretmiþtir. Karen Arakel’in bu geçmiþe bakar gibi görünüp ileri adým atan yaklaþýmý ayný zamanda sanatçýnýn geliþtirdiði üslup çeþitliliðinin de en önemli sebeplerinden biridir.

Karen Arakel'in sanatý þüphesiz sanatçýnýn kendisi gibi rakipsizdir. Sanatçýnýn iç dünyasýna girmeye çabaladýðýnýzda sanatýnýn kendisi gibi samimi ve ayný zamanda düþünceleri gibi basitçe ifade edilebildiðini hissedersiniz. Fazlasýyla izole ve ayný zamanda doðaya ve insanlýða çok yakýn, gerçek ve ayný zamanda tamamen hayali…

Sanatçýnýn eserleri ilk bakýþta anlamsýz gibi gelebilir. Karen Arakel'in sanatýnda sürpriz unsurlarý, beklenmedik yan yana diziliþleri ve sürrealizme özgü olmayan temel özellikleri hemen fark edersiniz. Sanatýný bir tür devrimci hareket olarak kabul eden Arakel isteksizce gerçekler, kurallar, yasalar ve sanatçý için ayný derecede kabul görmeyen kliþelerle sürekli mücadele eder. Gerçeküstücülükten esinlenen sanatçýnýn çalýþmalarý siyasi ve sosyal unsurlar içerir. Sanatçýnýn hikayelerinde bir sürü felsefi unsur bulunmasýna raðmen kendisinin de sürekli hatýrlattýðý gibi aslýnda "Zeki olan her þey basit"tir.

Karen Arakel’in eserlerinde resmettiði iç gözlem sahneleri doða alegorisinin çeþitli kýlýklarýný yansýtýr, bazen de insan figürleriyle canlanýr. Sanatçý, öngörülebilir sýnýra yakýn veya uzak olan sýradan ve inanýlmaz görüntüleri, illüzyon ve görsel deneyimi birleþtirir. Farklý ufuklar yaratarak, bu ufuklarý optik perspektif yasalarýný ve dünyanýn yerçekimi kuvvetini görmezden gelen insanlar veya hayvanlarla birleþtirir. Rüyalar, önseziler, içe bakýþ, insanýn ilkel içgüdüleri, sevinçleri, içsel korkularý, saf ve etkilenmemiþ bütünlüðü ile çeþitli alegorik imalarý ve sembollerin kullanýmý sanatçýnýn titiz çalýþmalarýna konu olmuþtur.

Eserlerini ARAQEL ismiyle imzalayan sanatçý farklý ülkelerin resim sanatýný ayrýntýlý olarak araþtýrmýþ, becerilerini geliþtirmiþ ve Batý modern sanatýyla sentezlediði külliyatýnýn temelini oluþturan Japonya ve Çin kökenli mürekkep resmi tarzý olarak bilinen Sumi-e de dahil olmak üzere çeþitli grafik ve çizim tekniklerinde ustalaþmýþtýr. Ayrýca, yaðlýboya tekniðine tamamen hâkim olan Karen Arakel, çok çabuk kurumasý ve kusurlarý hemen belli etmesi sebebiyle uygulamasý çok zor olan ahþap üzerine “tempera” tekniðinde de uzmanlaþmýþtýr.

Ermenistan'da Modernizm’e duyulan hayranlýðýn kýsa ömürlü olacaðýna inanarak, grup sergilerinden kaçýnmayý tercih etti ve bu tür teklifleri reddetmeye baþladý. Bunca zaman içinde buna istisna oluþturan yalnýzca iki sergiye katýlmýþtý: 1987'de Sanatçýlar Birliði'nde “III. Kat” ve 1991'de Ervand Kochar Müzesi'nde düzenlenen bir baþka sergi. Ardýndan, oldukça dikkatli bir hazýrlýktan sonra, iyi düþünülmüþ bir kiþisel sergi düzenlemeyi düþünmeye baþladý. Sanatçýnýn 2015 yýlýnda Erivan'daki Galentz Müzesi'nde açýlan retrospektif sergisi, son 30 yýllýk yapýtlarýný izleyiciye sundu. Estetik vizyonunu tamamlamak için resimleri ve grafik çalýþmalarýnýn yanýnda, sanat objeleri ve asamblajlarý da sunuldu. Sanatçýnýn eserleri baþta ABD, Hollanda, Ýspanya ve Türkiye olmak üzere farklý ülkelerdeki sayýsýz özel koleksiyon arasýnda yayýlmýþtýr.